{
    "title": "Skolyoz Hastalığı",
    "image": "https://www.skolyoz.gen.tr/images/Skolyoz-Hastaligi-39.jpg",
    "date": "20.01.2024 15:35:57",
    "author": "Esma  Ekemen",
    "article": [
        {
            "article": "<b>Skolyoz Hastalığı;</b> bir diğer adıyla omurga eğriliği bir hastalığın bulgusu olarak görülür. İnsan omurgası yandan bakıldığında zaten kıvrımlı bir yapıya sahiptir. Ancak insan vücuduna arkadan bakıldığında omurgalar dümdüz olmalıdır. Skolyoz hastalığında ise bu düzlük bozulmuş ve omurga arkadan bakıldığında sağ veya sola kıvrımlar oluşturmuştur. Öncede belirttiğimiz gibi skolyozu tam olarak bir hastalık olarak isimlendirmek yanlıştır. Skolyoz tıpkı başka hastalıkların tespiti için vücudumuzun verdiği diğer tepkiler gibidir. Bu nedenle skolyoz omurgalarda görülen şekli deformitelerdir. Skolyoz birçok hastalıktan dolayı kendisini gösterebileceği gibi farklı yaşlarda veya omurganın farklı yerlerinde de görülebilir.</div><div><br></div><div><b>Skolyozun Neden Olur?</b></div><div><br></div><div>Skolyozun ortaya çıkmasına neden olan farklı hastalıklar vardır. Skolyozun görüldüğü en sık şekli idiyopatik yani nedeni bilinmeyen skolyozdur. Bu nedenle tam olarak hangi faktörlerin skolyoza yol açabileceği bilinmemektedir. Tüm bunlara rağmen skolyozun görülmesinde genetik etmenlerin rol oynayabileceği düşünülüyor. Genetik faktörlerin etkili olmasını sadece genetiğe bağlamamalıyız. Bu genetik yatkınlığın yanında çevresel faktörlerin etkisi de vardır.</div><div><br></div><div><b>Skolyozun Belirtileri Nelerdir?</b></div><div><ul><li>Kalça ve omuz seviyelerinde eşitsizlik</li><li>Kollar ile vücut arasındaki mesafede farklılık</li><li>Bir bacağın diğerinden daha büyük olduğu hissi</li><li>Kürek kemiklerinin eşit olamaması</li><li>Kalçanın bir tarafını diğeriyle eşit seviyede olmaması</li><li>Kafanın tam ortasından aşağı inildiğinde leğen kemiklerini tam ortasına inmemesi</li></ul><div>Tüm bunlar görülebilecek belirtilerdir. Ancak skolyozun kesin tanısını koymak için uygulanması gereken tüm omurgayı içine alacak şekilde boydan çekilecek olan röntgendir.</div><div><br></div><div><b>Skolyozun Türleri</b></div><div><ul><li><b>İdiopatik Skolyoz:</b> Daha önce de belirttiğimiz gibi idipotik skolyoz en çok görülen skolyoz türüdür. İdipatik skolyoz, nedeni bilinmeyen veya tam olarak aydınlığa kavuşturulmamış skolyoza denir. Omurgada meydana gelen bu eğrilik hem sağa hem sola olup S şeklinde veya sadece bir yöne kayma yaarak C şeklinde görülebilir.</li><li><b>Nöromüsküler Skolyoz:</b> İdiopatik skolyozdan sonra en sık görülen skolyoz tipidir. Nöromüsküler skolyozun görülme nedeni kas veya sinirlerde meydana gelen hastalıklardır. Bu skolyoz tipinde diğerinden farklı olarak solunum sıkıntısı ve işitme kusurları olabilmektedir. Skolyozun bu türünde daha küçük yaşta cerrahi müdahale uygulanabilir.</li><li><b>Konjenital Skolyoz:</b> bu skolyoz tipinde hastalık anne karnındaki bebeğin gelişimi sırasında oluşur. Yani bebek doğuştan bu eğriliğe sahiptir. Doğuştan olması nedeniyle ilerlemesi daha hızlıdır. Bu nedenle tedavisi daha küçük yaşlarda başlayabilir.</li></ul><div><b>Skolyozun Görülme Sıklığı</b></div><div><br></div><div>Skolyozun görülme yüzdesi yaklaşık olarak %2-4 arasındadır. Bununla birlikte kız çocuklarında erkeklere göre sekiz on kat daha fazla karşımıza çıkmaktadır. Bu skolyozların çoğu düşük dereceli eğriliklerdir. Bunların ancak %10'u skolyoz tedavisini gerektirecek kadar ileriye gitmiştir.</div><div><br></div><div><b>Skolyozun Tedavisi Nasıl Yapılır?</b></div><div><br></div><div>Skolyozun tedavisinde de izlenecek olan yol tüm hastalıklarda olduğu gibi hastadan hastaya değişkenlik arz etmektedir. Bununla birlikte her hastanın anı tedavi şekline verdiği yanıt da değişkendir. Bir yöntem bir hastada çok işe yarasa da bir hastada o yöntem hiçbir işe yaramayabilir. Skolyozla birlikte gelişen bu eğrilik daha çok çocukluk ve ergenlik döneminden hızlı bir ilerleme göstermektedir. Tüm bu nedenler düşünüldüğünde skolyozun tedavisi için kesin bir şeyler söylemek doğru olmaz. Tedavi sürecini belirleyecek olan hastanın tüm koşullarını değerlendirip en iyisini belirleyecek olan kendi doktorudur. Yine de uygulanabilecek olan yöntemler şunlardır;</div><div><br></div><div><b>Fizik Tedavi Egzersizleri:</b> bu yöntem daha küçük eğrilikler (20-25 derece) için kullanılır. Tedaviye başlama zamanı bu yöntem için oldukça önemlidir.</div><div><br></div><div><b>Korse Tedavisi:</b> bu yöntem orta dereceli eğrilikler (20-40) için kullanılır. Yapılan araştırmalara uygun koşullarda kullanılan korseler hasatların ameliyat olma oranlarını düşürmektedir.</div><div><br></div><div><b>Cerrahi Tedavi:</b> bu yöntem ise daha büyük eğrilikler (40-45) için kullanılmaktadır.</div>"
        }
    ]
}